Toplumumuzdaki azımsanmayacak çokluktaki bir kesimin aptal ve cahil olduğunu söyleyip duruyoruz.Hatta neredeyse kendi toplumumuza aptal demek, popüler kültür haline geldi. Bana kalırsa yozlaşmak, bir tür aptallık ya da cehalet değildir. Kendi kendimize olan bu tepkilerimizin artması toplum olarak ne kadar yozlaştığımızı gösteriyor.

Yozlaşma, toplumlarda popüler kültür halinde , gösterişe, tüketime ve çıkara dayalı düşünce yapısının etkileriyle başlar. Bu resmi en iyi, Rusların burjuva sınıfını konu alan Rus edebiyatında görebilirsiniz. Yozlaşan toplumlarda, insanlar sadece bireysel çıkarlarını ve ihtiyaçlarını gözetirler. Kendi çıkarlarını tüm toplumun genel çıkarlarının önüne koydukları için hakkaniyetten uzaklaşırlar. Böylece toplumda adaletsizlik, haksızlık ve diğer kötü davranışlar yaygınlaşır. Kötü söz ve davranışlar hatta linç kültürü bile popüler kültür haline gelir. John Lock gibi liberal düşünürlerin çoğu, toplumun yozlaşmasının en büyük nedeninin devletin gücünü kötüye kullanması olduğunu savunuyor. Devlet, hukuksuzca insan hakkını gasp ettiği için toplum yozlaşır.

Bence bu düşünceler, bizim şu anki durumumuzu çok iyi betimliyor.Bu betimlemelere bakarsak tüm dünya toplumlarında belli bir miktar yozlaşmanın olduğunu söyleyebiliriz , evet. Fakat kendi toplumumuzdaki yozlaşmanın çok daha fazla olduğunu da söyleyebiliriz. İstediğimiz kadar okumuş ve entellektüel olalım, her birimiz bu toplumun bir parçası olarak bu yozlaşmışlık yüzdesini bireysel düzeyde taşıyoruz. Çünkü her birimiz sadece bireysel bir canlı olmanın ötesinde toplumsal olaylardan etkilenen sosyal canlılarız. Nereye gidersek gidelim bu yozlaşmışlığı bir parçamız olarak oraya götüreceğiz. Bence, dünyanın öbür ucuna da gitsek, buraya ait olduğumuz gerçeğini değiştiremeyeceğiz. Bu yüzden kendi bireysel ve toplumsal kişiliğimizle yüzleşmemiz gerekiyor.

Hegel, “Hukuk Felsefesinin Prensipleri” adlı eserine, yozlaşmanın toplumun daha yüksek bir düzeye çıkması için gerekli olduğunu savunuyor. Bu düşünceye göre yozlaşma, toplumda yeni bir düzenin oluşumuna yol açan bir krizdir. Bunun bir kriz olduğu gerçeğini en çok popüler kültürden iliklerine kadar tiksindiğimi hissettiğimde anlıyorum. Sabahattin Ali’ni popüler kültürü aşağılayan düşüncelerine sonuna kadar katılıyorum. Toplumun genelindeki bu kokuşmuşluk ve çürümüşlük beni öylesine rahatsız ediyor ki, bu konuda bir şeyler yapmak isteme düşüncesi beni tamamiyle ele geçiriyor bazen. Kim bilir belki de bu huzursuzluk bana, gelecekte toplum adına hiç yapamayacağım girişimleri yaptıracak.

Yusuf

Yusuf

Bir Mühendis.

Önerilen makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Translate »